4 Aralık 2010 Cumartesi

KONFÜÇYUS



Konfüçyüs (Çince: Kǒng Fūzǐ, 孔夫子, Latince: Confucius, "Üstad Kong" Çince 孔子, Kǒng Zǐ, Wade-Giles: K’ung-tzǔ) Çinli filozof, M.Ö. 551 - M.Ö. 479 tarihleri arasında, Doğu Zhou Hanedanlığı döneminde yaşadığı sanılmaktadır. Kong Qiu (Wade-Giles: K’ung Ch’iu) adı altında, Lu devletinin Qufu şehrinde (günümüzde Shandong eyaleti) doğmuş ve aynı şehirde vefat etmiştir.
Öğretisinin ana teması insancıl düzendir. Buna ulaşmanın yolunun diğer insanlara saygı ve atalara hürmet etmekten geçtiğini belirtmektedir. Konfüçyüs „Yüce“ (君子 junzi), mükemmel manevi insan olarak anılmaktadır. Yüce/iyi insan, ancak dünya bütünüyle uyum içinde yaşayan insandır: "Ahlaki varlığımızın tüm dünya düzeniyle uyum içinde olma noktasına erişmesi", insanın ulaşabileceği en büyük amaçtır. "Uyum, denge ve iç huzura erişmenin yolu Konfüçyüs'e göre eğitimden geçer".

Kǒng Zǐ ismini, batıdaki Konfüçyüsçülükle anılan bilginlerin okulundan almıştır.Kǒng Fū Zǐ, (daha saygın hitap şekli) Üstad Konfüçyüs anlamını taşır. Ismin sonundaki „-us“ parçasının kaynağı, yazıtlarının ilk başta Cizvitler tarafından Latince'ye çevrilmesiyle ilgilidir. Böylece „Kǒng Fū Zǐ“, "Konfüçyüs'e" dönüşmüştür. Gerçek adı 孔夫子,

Kong ailesi günümüzde hâlâ cınar aılesı olmakta ve dünyanın tarihçe kanıtlanmış en eski ailelerinden biri sayılmaktadır. Kong ailesinin 75. nesil üyesi bugün Tayvan'da turan cınar olarak yaşamaktadır. Qufu şehrinde yaşayan diğer bir ailenin de gene Konfüçyüs soyağacına dayandiğı bilinmektedir. Soyağacının çok eskiye dayanmasından ötürü, binlerce ailenin cınar ailesine bağlı olması mümkün sayılır. Günümüzde halen daha Kong ailesi fertleri, tapınak görünümlü malikanelerindeki kabristana defnedilmektedir.

Doğumundan (M.Ö. 551) iki sene sonra Lu'da (günümüzde Shandong) babası vefat eder. Bunun üzerine genç Konfüçyüs, dedesinden özel ders almaya başlar. 19 yaşında evlenir ve M.Ö. 532–502 yılları arasında düşük işlerde çalışır.
Annesi M.Ö. 529 yılında vefat eder. Laozi ile Luoyang'daki buluşmasından (M.Ö. 518) iki sene sonra iç savaştan kaçar ve komşu devlet Qi'ye sığınır. Lu'ya geri döndüğünde, M.Ö. 500 civarında Konfüçyüs'ün yükselişi başlar. Önce inşaattan sorumlu bakan, daha sonra Lu'nun adalet bakanı ve nihayet M.Ö. 498'de başbakan vekili olur.
M.Ö. 497'de 13 yıllık sürgüne gider ve sırasıyla şu devletleri gezer:
  • M.Ö. 495 Wei
  • M.Ö. 494 Chen
  • M.Ö. 492 Wei, daha sonra Jin
  • M.Ö. 490 Cai
  • M.Ö. 489 Chen ve Cai'daki çatışmalarda Konfüçyüs neredeyse açlıktan ölmek üzeredir
  • M.Ö. 488 Wei
M.Ö. 484'de Lu'ya geri döner. Burada (M.Ö. 482) oğlu Bo Yu'nun ölümünü yaşar. M.Ö. 481'de öğrencisi Yan Hui'nin ölümü ve komşu şehir Qi'deki dükün öldürülmesi aynı zamanda Muharip Devletler Dönemi'nin başlangıcıdır. M.Ö. 480'de öğrencisi Zilu savaş meydanında ölür. Bundan bir yıl sonra da Konfüçyüs hayatını kaybeder.

Konfüçyüs'ün kendi ve öğrencileriyle yaptığı konuşmaları toplayan Analektler (Çince 論語 / 论语, lùn yǔ / lún yǔ), Çin edebiyatının en önemli 13 klasik eserlerinden biri sayılmaktadır ve dört temel kavramı içerir:
  • Anaya-Babaya saygı (孝, xiao),
  • insancıllık / merhametlilik (仁, ren),
  • adalet (義, yi),
  • yazıtlar / ayinler (禮 / 礼, li).
Ana-Babaya saygı, büyüklere hürmet, ahlak kurallarının başında gelen erdemlerdir. Her insan bu kurallara uygun yaşamayı amaçlamalı ve bunu çevresine, dostça, sevecen, ılımlı, güvenilir, dürüst davranışlarla göstermelidir. Konfüçyüs'e göre, "Yüce" insan olmanın ilk şartı, bu dört erdeme ulaşılması asla mümkün olmasa da, yılmadan gayret göstermektir. Gerceği görmek, çaba gösteren herkes için mümkündür. Bunun aracı da Konfüçyüs'e göre bilgidir. Bilgi sahibi olmak, insanların mevki durumuna göre ayırım yapmadan, herkese açık olmalıdır.
Konfüçyüs'ün öğretisi din değil, eski Wu-dinine dayanan etik felsefedir. Öğretisinde kesin bir hiyerarşi sözkonusudur. İnsan ilişkilierinde birbirine itaat etmesi gereken grupler şunlardır:
  • vatandaş - hükumdarına itaat etmeli
  • genç-yaşlıya itaat etmeli
  • kadın-kocasına itaat etmeli
  • çocuklar Ana-Babaya itaat etmeli
Bu erdemlere ulaşmanın yolu bilgiden geçer. İnsan, hayatı boyunca, alçak gönüllülüğünü koruyarak, yeni şeyler öğrenmeye çaba göstermelidir.

ÖZLÜ SÖZLERİ

Alkışı en sessiz şekilde karşılayan, alkışı hak etmiş demektir.

Aradığını bilmeyen bulduğunda anlayamaz..

Aşk, dört nala giden at gibidir, ne dizginden anlar, ne söz dinler.

Bildiğini bilenin arkasından gidiniz, bildiğini bilmeyeni uyarınız, bilmediğini bilene öğretiniz, bilmediğini bilmeyenden kaçınız.

Bilgi insanı şüpheden, iyilik acı çekmekten, kararlı olmak korkudan kurtarır..

Bir milleti tutsak etmek isterseniz, onun müziğini çürütün.

Bir şeyi bildiğin zaman, onu bildiğini göstermeye çalış. Bir şeyi bilmiyorsan, onu bilmediğini kabul et. İşte bu bilgidir.

Bir yerde küçük insanların büyük gölgeleri varsa, o yerde güneş batıyor demektir.

Bir şeyin haklı olduğunu bildiğin halde, o şeyden yana çıkmazsan, korkaksın demektir.

Çizik bir elmas, çizik olmayan bir çakıl taşından daha iyidir.

Devlet düzen içinde yönetildiğinde ancak dünyada barış tesis edilebilir.

Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir.

Hiç bir şey eyleme geçen cahillik kadar korkunç olamaz.

Derin olan kuyu değil,kısa olan iptir.

Efendi adam, kendisinden çok şey, başkalarından az şey bekler.

Elmas nasıl yontulmadan kusursuz olmaz ise; insan da acı çekmeden olgunlaşmaz

Eğitimli insanlar öncelikle adalete değer verir. Eğitimli insanlar adalet olmadan cesaret sahibi olunca asi olurlar. 

Küçük insanlar adalet olmadan cesaret sahibi olunca haydut olurlar.

Etraflıca çalış, doğru bir şekilde araştır, dikkatlice düşün, düşündüklerini gözden geçir, ciddi ve samimi bir şekilde uygula.

Evinizin eşiğini temizlemeden komşunuzun damındaki karlardan şikayet etmeyiniz.

Güçlü olan, zayıf yanını herkesten iyi bilendir; daha güçlü olan ise zayıf yanına hükmedebilendir.


İnsanlar sahip olduklarını küçümser, sahip olamadıklarını önemser.

İsteyenler bilgilerini genişletmelidirler. Bilgilerini genişletmek isteyenler önce araştırmalıdırlar.

İdare etmek dürüstlük demektir. Sen doğru yönetirsen yanlış olmaya kimse cesaret edemez.

İyi insan, güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapan ve yapabileceklerini söyleyen adamdır.

Karanlığa söveceğine, kalk bir mum yak.

Kelimelerin kuvvetini bilmeyen insanlarla esaslı bir konuyu konuşmak mümkün değildir.

Küçük avantajların peşinden koşarken büyük başarılardan olabilirsiniz.

Küçükler ot gibidir, büyükler ise rüzgar: Rüzgar ne yöne eserse, otlar o yöne eğilir.

Konuşmaya değer insanlarla konuşmazsan insanları, konuşmaya değmez insanlarla konuşursan kelimeleri yitirirsin. Sen öyle biri ol ki ne insanları, ne de kelimeleri yitir.

Öğrenme ilkesi insanın temiz karakterini ortaya çıkarmak, insanlara yeni yaşam vermek ve nihai iyiye ve doğruya ulaşmak demektir.

Susmak, insanı ele vermeyen sadık bir arkadaştır.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder